1. Tedaviye Genel Bakış

Li‑OX, “Liver” (karaciğer) ve “Oxaliplatin” kelimelerinin birleşimiyle oluşturulmuş bir tanımlamadır. Kolon kanserinden kaynaklanan karaciğer metastazına yönelik geliştirilen bu yöntem, kemoterapi ilacını doğrudan ve yüksek yoğunlukla karaciğere ulaştırmayı hedefler. Modern girişimsel onkoloji yöntemlerinden ilham alarak kemoembolizasyon (TAKE), radyoembolizasyon (TARE) ve kemosaturasyon gibi tekniklerle benzerlik taşır, ancak bunların ötesine geçen bir strateji sunar.

2. Li‑OX Tedavisinin Temel Amacı

Tedavinin temel avantajı, kemoterapi ajanlarının sistemik dolaşıma karışmadan doğrudan karaciğere ulaşmasıdır. Klasik uygulamalarda ilaç kol ya da port aracılığıyla tüm vücuda verilir, dolayısıyla ne kadarının karaciğere ulaştığı tam olarak bilinmez. Li‑OX’ta ise kateter aracılığıyla ilaç doğrudan hedef organa uygulanır.

3. Neden Daha Etkili?

Karaciğerde, kalpten gelen bir atardamar ve bağırsaklardan gelen ikinci bir atardamar bulunur; bu da sistemik kemoterapide ilacın yoğunluğunu düşürebilir. Geleneksel yöntemlerde, bağırsak dolaşımı nedeniyle karaciğere ulaşan ilacın konsantrasyonu seyrelebilir. Li‑OX tekniğinde, bağırsak kaynaklı kan akışı geçici olarak engellenir ve ilaç yalnızca karaciğer damarları aracılığıyla uygulanır; böylece hedef bölgeye çok daha yoğun kemoterapi maddesi ulaştırılmış olur.

4. Hangi Hastalara Uygulanır?

Li‑OX yöntemi genellikle dördüncü evre, karaciğerde baskın metastaz bulunan hastalarda tercih edilir. Başlangıçta kolon kanseri metastazı için geliştirilmiş olsa da, pankreas, mide, yumurtalık veya yemek borusu gibi diğer tüm abdominal organlardan karaciğere sıçrama yapan kanser tiplerinde de kullanılabilir. Uygulamada yaş sınırı yoktur; erken dönemdeki genç hastalardan ileri yaştaki bireylere kadar geniş bir hasta yelpazesine uygulanabilir.